Aşık Garip Bektaş

Aşığımız Erzurum’a bağlı Aşkale ilçesinin Özler Köyünde (Eski adı Şoik) 1 Ocak 1938 Tarihinde dünyaya gelmiştir. Babasının adı Mehmet Ali Ağa ve annesinin adı Ballı hanım olarak bilinmektedir.

Aşık Garip Bektaş 1952 yılında bilinmeyen bir sebepten dolayı köyünden ayrılarak İstanbul’a gitmiştir. Aşık Garip Bektaş büyük şehirde bir türlü iş bulamaz ve zorluklar çeker. Bu esnada askerlik çağının gelip geçtiğinin farkına vararak 1963 yılında İzmir Bornova 57. Topçu Tugay’ında asker olur. Askerliğini tamamladıktan sonra Aşık Garip Bektaş tekrar İstanbul’a döner ve burada bir süre seyyar satıcılık yapmak zorunda kalır.

Aşık Garip Bektaş hayatı çileler ile geçtiği için hiç evlenmemiştir. Bu çileli ve zorlu süreç 1976 yılına kadar sürer ve o yılda Aşık Garip Bektaş İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’nde kadrolu işçi olarak çalışmasıyla son bulur (Aşığımız 1999 yılında bu kurumdan emekli olarak çalışma hayatını noktalar).

Bu süreç boyunca güzel eserler ortaya koyan Aşık Garip Bektaş emekli olduğu 1999 yılına kadar Geldim, Gördüm ve Gezdim isimli üç şiir kitabı yayınlar.


Unutur da Bir Köşeye Atarsan / Garip Bektaş

Emeklilik yıllarında yazmaya devam eden Aşık Garip Bektaş 2005 yılında Gidiyorum isimli dördüncü şiir kitabını tamamladı. Aşık Garip Bektaş yazmayı hiç bırakmamış ve son olarak 2007 yılında Yazdım isimli kitabını tamamladıktan kısa bir süre sonra 26 Mayıs 2008 yılında hayata gözlerini yummuştur.


Aşık Garip Bektaş Eserlerinden Seçmeler

Bir canım vardı verdim erenler
Kerbela’da Şah Hüseyin aşkına
Serimi meydana serdim erenler
Kerbela’da Şah Hüseyin aşkına

Aşkın ateşine yaktım özümü
Uyandım gafletten açtım gözümü
Muhammed Ali’ye verdim sözümü
Kerbela’da Şah Hüseyin aşkına

Bütün kainatı eyledin seyran
Hakkın emriyle dönüyor devran
Dosta varmak için yürüyor kervan
Kerbela’da Şah Hüseyin aşkına

Varıp kapısına yüzümü sürdüm
Erenler cemine kusursuz girdim
Bütün gerçekleri orada gördüm
Kerbela’da Şah Hüseyin aşkına

Garip Bektaş der ki kurbanlık koçum
O cananı sevmek benim tek suçum
Kınamayın dostlar yanıyor içim
Kerbela’da Şah Hüseyin aşkına
 Eğer gerçekleri görmek istersen
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye
 Muhabbet demine girmek istersen
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

 Orada kurulsun bir ulu divan
 Gerçekten görülsün sevilen seven
 Varını yoğunu bu yola veren
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

 Şeriattan tarikata geçelim
 Hakikatten marifeti seçelim
 Pir elinden dolu bade içelim
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

 Keramet ehlinin ol kerem kani
 Biz bizden alalım ilmi irfanı
 Sevgide bulalım dini imanı
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

 Atalım kalplerden kini nefreti
 İnsana verelim sevgi hürmeti
 Kendinde ara bul her hakikati
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

 Hiç bir canı incitmeden kırmadan
 Kendi kusurunu kendin görmeden
 Boş boşuna bu bedeni yormadan
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

 Garip Bektaş hak çağırır dilimiz
 Ezelden ikrara bağlı belimiz
 Erenler yoludur gerçek yolumuz
 Gel gidelim Hacı Bektaş Veli’ye

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir