Celal FIRAT Yazdı “Eğitimde Cihat Çağrısı”

“Alevileri, aidiyet ve kimlik açısından tek tipleştirmek için, yapılan anlam kaymaları cihat’a hazırlıktır”. pratik deneyimlerle var olan inancımızı ütopik alanlara taşıyan asimilasyoncular inanç ilkelerimiz üzerinde tekel oluşturmaya devam ediyorlar.

Bireysel inanç özgürlüğü taleplerimizi bildikleri halde sözde aydın, entelektüel, bilim adamı, gazeteciler ve bunlara inanan cahil kesim tarafından temsili bir grup oluşturularak, kavramlarla ilgili gerçekler ve mecazlar birbirine karıştırılmış, ölçütlerde sapmalar yapılarak ,toplum bilincine yerleştirilen Cihat meşrulaştırılmaya çalışılmıştır.
Özellikle basında, TV ekranlarında İnancımıza dair ne varsa anlam kaymalarına maruz bırakılmış, sağlıklı ve nitelikli kavramlar dini anlayışla çarpıtılarak, dindarlıkla tanımlanmaya çalışılmıştır kişisel fikirleri ve araştırmaları ile Aleviliği Sünnilik ve Şialıktan ayırmak isteyen tüm düşünürlerde suçlu sayılarak toplum nezdinde kalıplaştırılmış bir Alevilik süreci başlatılmıştır.
Kendi tahammülsüzlükleri ve cihat sevdaları için devşirdikleri sözde Aleviler, Yüzyıllarca bilgelikle biriktirilen yaşam değerlerimizi statik ele alarak disipline etmeye çalışmakta bunların amacı ve fikriyatı dayatılan dindarlık kurallarını topluma kabul ettirmek, iktidarlara uzak, toplumsal dinamikleri real olan, inançta şekil ve makama asla yer vermeyen Alevileri susturmaktır. Bunun için seçilen kavram Alevilerin Asla vazgeçmeyeceklerini bildikleri Hz.Ali kavramıdır.
Tüm farklı yaklaşımların ortak paydası olan Hz Ali üzerinden Alevileri farklılaştırma ötekileştirmek Aleviliğinin temel değerlerini Sünnilerin tanımladığı bir Hz Ali Kimliğiyle bağdaşlaştırmaktır. Ve böylece Hz Ali’nin Anadolu Aleviliğiyle uyuşan adalet, bilgelik, ileri görüşlülük ve insanlık değerlerini bağnaz gösterip Şeriat-Cihat ikilisi için Hz Ali’yi referans göstermek, müfretadı uygularken morfin etkisi yaratmaktır.
Aleviler bu süreçte çok daha ilkeli ve uyanık olmalı bu bozuk müfredata acele yamalanan Alevilik ve Alevi çocuklarına Sünni öğretmenler eğitim versin demek ise, şeriat sürecinde geçiştir. Bu eylem Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı olan Cumhuriyetten yana laik Alevi toplumunu hiçe saymaktır. Otel odalarında milli eğitim bakanına sunulan müfredat Ankara da Cami Cemevi açılışında güvercin uçurmakla aynıdır. Oysa Aleviler eşit yurttaşlık istiyor, inançlarının kimse tarafından tanımlanmasını istemiyor halklar arasında ayırım, bölücülük, dindarlık, bağnazlık istemiyor.
Bakın son aşamada Milli Eğitim Bakanı şöyle açıklıyor; “sakın korkmayın, rahatsız olmayın dinimizde Cihat zaten var” bu artık Aleviler için bir yönetim tanımdır. Devletin artık dinle yönetileceği nettir. Yani örüntülü Cihat artık kanuna bağlanıyor demektir Ve Cihat’ı daTopluma hizmet etmek, refahı artırmak, toplumda huzuru sağlamak, toplumun ihtiyaçlarını sağlamak. Barışı sağlamak huzuru sağlamak. Kalkınmayı sağlamak. Olarak tanımlıyor Gerçek akıl ve fikir sahipleri Cihat’ın olduğu ülkelerde barış, huzur ve refah var olmadığını olamayacağını çok iyi biliyor.
Müfredatta Aleviliğe yorum deniliyor İnanç olarak kabul edilmiyor İslam’ın temel ibadeti de Cihat deniliyor Alevilikte Cihat yoktur.

Cihat bilmeyen çocuğa Matematik anlatılmaz diyen bağnaz fikirler de yoktur.


Celal FIRAT

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir