Mescit Gerekmez – Tolga Sağ
Evvelden bade-i aşk ile mestiz
Yerimiz meyhane, mescit gerekmez
Saki-i kevserden kandık elestiz
Kuran-ı natık var sâmit gerekmez
Cennet irfan imiş remzini bildik
Bai bismillahtan dersimiz aldık
Cemâl-i dilberi aşikâr gördük
Cennetteki huri, gilman gerekmez
Gelmişiz cânânın asitanına
Sıtkıyla sarıldık dost dağmanına
Canı baş vermişiz aşk meydanına
Hayvan kesmek gibi kurban gerekmez
Biliriz mevlayı vicdanımızda
Allah aşikârdır seyranımızda
Kuş dili okunur irfanımızda
Arabi, Farisi lisan gerekmez
Yürekte gizlidir bizim derdimiz
Taklide bağlanmaz hiçbir ferdimiz
Nefsimiz iledir daim harbimiz
Cahil-ü nadanla kavga gerekmez
İibreti, nâdanla etme ülfeti
Dost kapısın bekle, eyle hizmeti
Anlamak istersen ilm-i hikmeti
Aşktan başka din ve iman gerekmez
———–
Kuran-ı natık: Düşünen, konuşan kur’an. İnsan-ı Kâmil.
Sâmit: konuşmayan, cansız… ilerlemeyen.
Remz: remiz, işaret, sembol
Bâ-i Bismillah: Besmelenin ‘b’si (ب), Nokta.
B’nin altındaki noktanın sırrı “ب” : ”Tevrat, İncil ve Zebur’da ne varsa Kur’an’da var. Kur’an’da olan, ilk sure, Fatiha’da. Fatiha’da olan, ilk ayet Besmele’de. Besmele’de olan, ilk harfi ‘b‘ de, ‘b‘ de olan, altındaki noktada var. İşte ‘b‘nin altındaki nokta benim”… En’el Hakk!..
Nokta, mutlak varlığın zatını bilmesidir. Kalem kâğıda konunca, önce bir nokta meydana gelir. Çekilince harfler yazılır. Harfler, noktanın yayılmasından meydana gelmektedir. Bütün varlıklar da mutlak varlığın zuhurudur. (bakınız: Vahdet-i mevcut, panteizm, hurufilik)
Huri: Batıl inanca gör; Cennette yaşadığına inanılan kız.
Gılman: Batıl inanca göre; Cennette hizmet gördüğüne inanılan delikanlılar.
Âsitâne: Farsça; kapı eşiği, eşik yanı, kapı dibi. Astan…
Dâman: dâmen, etek…
1 Yorum bulunmaktadır
sinem
Mescit Gerekmez….