Bu ülkede uzun yıllarıdır Aleviler iki durum söz konusu olunca hatırlanır “Devlet Büyükleri” tarafından.
1. Seçimler yaklaşıp Oy kaygısına düşülünce
2. Muharrem Ayında (Oda Sadece Bir Gün)
İlk önce Başbakan Binali Yıldırım hatırladı (Hatırladı sanıldı), aylar öncesinden programı belirlenmiş bir etkinlikle aynı güne denk gelecek şekilde hatırlandı da ondan ve bu gerekçe gösterilerek Muharrem iftarı programı iptal edildi. Biz Aleviler olarak bu duruma şaşırdık mı derseniz hayır şaşırmadık bu tipik bir akp zihniyetidir. Zaten iptal olması da yerinde oldu, hani “bizim itlerimiz bile haram yemez” derya Pir Sultan Abdal o hesap biz Alevilerin ne işi var haramilerin haram sofrasında. Tabi bu davete gidenlerde olacaktı muhtemel malum ya insan bu çiğ süt emmiş iyisi de var kötüsü de bu yola girmiş gibi görünüp yola kötülük yapanda.
Gel gelelim bu iptalin ardından bir davet daha geldi devlet kanadından hani o iptal oldu ya gönlü kalmasın Alevilerin der gibi hemde bir gece yarısı telefonla “yarın iftara bekleriz” resmen insanların aklıyla alay eder gibi. Bu sefer iftar kaç-ak saray‘dandı. Yine bir haram sofra yine yılda bir hatırlanan Aleviler, sanki yokmuşlar gibi davranılan ve hiçe sayılan Aleviler. Gidenler oldu tabi demiştik ya bu yola kötülük yapmanda var diye.
Her konuşmasında her mecrada Alevileri ötekileştiren sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın bu davetine nasıl bir karakter yoksunu gider akıl almaz bir durum. Siz o sunuz siz busunuzcu zihniyetin oyununa gelip ona inanmak ve onun dost olduğunu düşünmek yada düşünememek bu durumun özeti bu. Gidenler benim ve Alevi toplumunun (Bu yola gönül vermiş gerçek gönül erleri) gözünde düşkün sayılırlar. Bu yola düşman olmuş sözde yolun yolcusudurlar, yoldan çıkmışlardır.
Davet edilip de gitmeyen tüm Alevi kurum ve kuruluşlarını canı gönülden kutlarız. Bizim gerçek temsilcilerimiz onlardır.
