60. Ulusal, 34. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri, bugün Nevşehir’de düzenlendi.
Alevi Bektaşi Fedeeasyonu Genel Başkanı Mustafa Aslan, “Devletin ve hükümetin asimilasyon çabaları her geçen gün daha da artmaktadır. Bütün itirazlarımıza rağmen Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı kurdular. Bu başkanlığı kuranlara sesleniyoruz: Hem Cemevi başkanlığı diyeceksiniz hem de Cemevlerimizi ibadethane olarak tanımayacaksınız. Siz kimsiniz? Duymadıysanız bir kez daha buradan söyleyelim: Cem ibadetimiz Cemevleri ibadethanemizdir! Aleviler vardır Alevilik haktır” dedi.
Etkinliğe; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, CHP Genel Sekreteri Neslihan Hancıoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcıları Ahmet Akın ve Eren Erdem, Hacıbektaş Belediye Başkanı Arif Yoldaş Altınok, Hacıbektaş Kaymakamı İbrahim Engin Şenay katıldı.
Haci Bektaş Veli Dostluk ve Barış Ödülü 29 Ekim Kadınları Derneği Genel Başkanı, Avukat Şenal Sarıhan’a, Hacı Bektaş Veli Onur Ödülü Prof. Dr. Sırrı Bektaş’a verildi. Ödülleri sahiplerine Kemal Kılıçdaroğlu takdim etti.
Alevi Bektaş dernek ve vakıfların değerlendirme toplantılarının ardından karar bildirisini açıklayan Alevi Bektaşi Fedeeasyonu Genel Başkanı Mustafa Aslan şunları kaydetti:
CEM İBADETİMİZ CEMEVLERİ İBADETHANEMİZDİR! ALEVİLER VARDIR ALEVİLİK HAKTIR
“Örgütlü mücadelemizin üzerinden onlarca yıl geçmesine rağmen tıpkı bundan önceki yıllarda olduğu gibi eşit yurttaşlık haklarımızdan mahrum olarak Hünkâr’ımızın huzuruna gelmiş bulunuyoruz.
Devletin ve hükümetin asimilasyon çabaları her geçen gün daha da artmaktadır. Bütün itirazlarımıza rağmen Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı kurdular. Bu başkanlığı kuranlara sesleniyoruz: Hem Cemevi başkanlığı diyeceksiniz hem de Cemevlerimizi ibadethane olarak tanımayacaksınız. Siz kimsiniz? Duymadıysanız bir kez daha burdan söyleyelim: Cem ibadetimiz Cemevleri ibadethanemizdir! Aleviler vardır Alevilik haktır.
Hünkar‘ımızın ruhunu teslim almaya çalışanlara ve bizi biz yapan değerlerimize saldırıp Alevileri köklerinden koparmak isteyenlere cevabımız nettir. Inancı, rengi, dili, milliyeti, cinsiyeti ne olursa olsun herkesin bir arada, özgürce ve eşit yurttaşlar olarak kardeşçe yaşamasını savunmaya devam edeceğiz. Canlı, cansız bütün varlıkları Hakk‘ın bir parçası olarak görmeye devam edeceğiz.
ALEVİLİĞİ TANIMLAMAK SIZLERIN HADDİ DE HAKKI DA DEĞİLDİR
Oluşturdukları daire başkanlığı aracılığı ile Dede, Baba ve yol önderlerimize maaş teklifi yaparak devletin memuru hale getirmek istiyorlar. Alevi Bektaşi toplumunun yol önderleri hiç bir devletin memuru olmamıştır bundan sonra da olmayacaktır.
Aleviliği tanımak yerine, tanımlaya çalışanlara sesleniyoruz: Aleviliği tanımlamak sizlerin haddi de hakkı da değildir. İnancımız ve kimliğimizi tanıyacaksınız. Nokta.
Bugün ülkemizin dört bir yanında doğamız talan edilmektedir. En son Akbelen örneğinde olduğu gibi dağına taşına, ormanına ağacına sahip çıkanlar bütün dünyaya ders vermişlerdir. Bütün halkımızı aynı duyarlılıkla doğamıza sahip çıkmaya çağırıyoruz.
ÇOCUKLARIMIZI AKLIN VE BILIMIN IŞIĞINDAN UZAKLAŞTIRIP TAMAMEN BILIM DIŞI HURAFELERLE UYUŞTURMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ
Eğitimde dinselleşme ve yaşamın tüm alanlarına sirayet ettirilen gericilik aracılığıyla bugüne kadar uğruna nice bedeller ödenerek kazanılmış haklarımız ortadan kaldırmaya çalışılmış, okullarda okutulan zorunlu din dersleri yetmiyormuş gibi, sözde seçmeli olarak koyulan din dersleri de aslında zorunlu hale getirilmiştir. Buradan toplumun tüm kesimlerini yürüttüğü dinci, gerici, ırkçı politikalarla teslim almak isteyen siyasal iktidara sesleniyoruz. Yıllardır temel taleplerimizden birisi olan zorunlu din derslerinin kaldırılmasıyla ilgili mahkeme kararlarını uygulamadınız. Aksine başta eğitim olmak üzere kamusal alanların tamamını tarikatlara cemaatlere pay ettiniz.
Okullarda devam eden karma eğitim uygulamasına ortadan kaldırıp eğitim kurumlarını haremlik selamlık hale getirmeye çalışmaktasınız. Çocuklarımızı aklın ve bilimin ışığından uzaklaştırıp tamamen bilim dışı hurafelerle uyuşturmaya çalışıyorsunuz.
Kamuoyunda ÇEDES projesi olarak bilinen çalışmayla okullara imam atamaktasınız. Değerli Canlar, buradan sizin huzurunuzda bir kez daha bütün dünyaya sesleniyoruz. Bu türlü ayak oyunlarını bozacağız. Bu proje başta olmak üzere laik eğitime yönelik her türlü saldırının karşısında bizi bulacaklar. Bu şiarla 16 Eylül 2023 Cumartesi günü İzmir Gündoğdu Meydanı’nda yapacağımız laik eğitim, laik yaşam ve eşit yurttaşlik mitingine bütün halkımızı çağırıyoruz.
HAKKIMIZI GASP EDEN ZALIMLERIN VE ONLARIN ZULMÜNÜN KARŞISINDA DIRENMEYE DEVAM EDECEĞIZ
Biz Alevi kurumları olarak bu zor günlerde, her türlü hukuksuzluğun, zorbalığın karşısında duracak; emeğimizi, hakkımızı gasp eden zalimlerin ve onların zulmünün karşısında direnmeye devam edeceğiz.
Emeğimizi hakkımızı gasp eden zalimlerin, zulmün karşısında duracağız. Bizleri yoksulluğa mahkûm eden, insanca yaşama hakkımızı elimizden alan ve bizleri açlıkla terbiye etmeye çalışan bu zihniyete ve saray dalkavuklarına karşı savunmasız olanların hakkını savunmak, sömürüye ve talana dur demek bizim mücadelemizin adıdır. Çünkü biz barış içinde, sevgiyle yaşayacağımız vatanımıza yani geleceğimize sahip çıkıyoruz.
Gezi olaylarında Türkiye geneli 10 kişi öldü ölenlerin 10 uda Alevi DHKP-C’liler cezaevinde ölünce neden Cem evlerinden çıkar nerde bir Alevi ile kavga etsem islam ve müslüman düşmanı bu kin niye bu nefret niye uyan gör müslüman düşmanını tanı
Çünkü nerde bir haksızlık varsa Aleviler ordadır. Gezi olaylarında da en önde olmaları doğal bir davranıştır. Örgütsel olarak bakarsak sözde Müslüman cemaatlerinden tarikatlerinden daha ılımlı ve din dostudur Aleviler. Gerçek manada Alevilerin islamla hiç bir derdi düşmanlığı olamaz . Zira bizimde sitemizin ana taşı “Alevilik İslam’ın Özüdür” bu düşünceyi savunan hiç bir birey İslamiyete düşman olamaz.
Sorun İslamiyet diye dayatılan ARAP gelenek görenek ve yozlaşmış kültürüdür.
Doğru diyorsun Uyan EYYY Müslüman – İslamiyete sahip çık . Şeyh, Şıh, hacı, hoca, vb. diye peşinden gittiklerin en büyük düşmanındır